Öncelikle neleri yapıp neleri yapmamalıyız;
Arkadaşlar,denizcilik herşeyden önce büyük sabır ve aynı ölçüde fedakârlık isteyen bir meslektir.Hatta meslekten bir adım öteye gitmiş olup hayatımızın bir parçası,yaşamımızın biçimi olmuştur.Dünya üzerinde kabul görmüş en zor üçüncü meslektir.Hâl böyle olunca verilen eğitim ve kişisel gelişim ön plana çıkmaktadır.Aslında durum bu kadar ciddi iken ülke olarak bu konuya sadece mantar gibi denizcilik okulları açarak destek oluyoruz.Neyse konumuz bu değil,dağıtmadan devam edelim.
Genç arkadaşlar veya bu mesleğe yeni başlayıp GEMİYE gidecek olan denizci adayı arkadaşlarımızın herşeyden önce bilmesi gerekenleri liste halinde yazmak istiyorum;
- Gemiye Giderken Yanıma Neler Almalıyım? Bu gittiğiniz gemiye göre farklılıklar gösterir.Bu farklılıklar geminin boyutundan,çalışma alanlarına,sefer bölgesine kadar değişir.Yani Akdeniz-Karadeniz hattı çalışan bir gemiye giderken valiz dolusu eşyalar almanın pek bir anlamı yoktur.Sebebi ise basit,yaşadığınız ülke ile bu bölgedeki gittiğiniz birçok ülkenin iklimi,havası aynıdır.Ayrıca en fazla(istisnalar dışında) ayda bir defa ya Türk limanlarından birine giriş yaparsınız ya da Türk karasularında giriş yaparsınız.Bu yüzden bu sefer bölgelerinde çalışan,çalışacak kişilerin öyle valizler dolusu eşya almasına sebep yoktur.Ama uzak sefer çalışan bir gemide görev yapacaksanız mutlaka yanınıza 4 mevsim elbise alın.Çünkü ilk seferinizde Afrika yapıp sıcaktan yanarken sonrakinde Rusya'nın Kuzey'ine çıkıp donabilirsiniz.Uzak çalışacaklara tavsiyem,eskilerin de dediği gibi,bir bavula dört mevsimi sığdırın.Ayrıca elbiselere ek olarak eğer kullandığınız REÇETELİ ilaçlarınız varsa yanınıza alın yoksa ona benzer resmiyeti olan bir evrakla gitmeye özen gösterin.Günlük hayatta nelere ihtiyaç duyuyorsanız(kişisel bakım olarak)hepsini yanınıza alın.Bunlar şampuan,tarak,havlu el,havlu vücut,iki çift terlik(en az bir çift)ayakkabılarınız,iğne iplik seti,tırnak makası,telefonlarınız ve şarj cihazları,varsa dizüstü bilgisayar,kitap(abartmamak şartıyla),eğer ilginiz varsa harici diskler alıp filmlerle doldurup yanınıza alabilirsiniz,döviz(denizcinin olmazsa olmazıdır.euro dolar farketmez).Yani kişisel bakımınızda kullandığınız hemen herşeyi almanız gerekli.İşin özeti bu.
- Gemiye İlk Çıktığımızda Neler Yapmalıyız?
Gemiye ilk çıktığımızda eğer daha önce bu tecrübeyi bir kez de olsa yaşamışsak pek fazla bir alışma sürecinden geçmezsiniz.Zaten denizcilikte şöyle bir algı vardır,bir insanın gemide yürümesi için 2 ay gerekir.Ben ilk defa çıkanlar için anlatacağım.Öncelikle gemideyken karada öğrendiğiniz,duyduğunuz birçok şeyi unutun.Artık herkes okullardan ve kurslardan mezun olup,tayfa ise eğitimlerden geçip(her ne kadar yetersiz de olsa)gemi adamı cüzdanı almaya hak kazanıyor ve bu sebepten ötürü ben kişilere hitap şeklini,kiminle nasıl konuşmanız gerektiği kısmını es geçiyorum.
Denizcilikte ticari bahriye ve askeri bahriyenin buluştuğu birçok ortak nokta vardır.İlk gittiğinizde yadırgayacağınız birçok olay olabilir.Mesela,yemek salonlarında ister zabit olun isterseniz personel,herkesin yeri vardır.Sen o arkadaşının yerine oturamazsın o da senin yerine.Zabitlerde bu iş biraz daha basit.Çünkü herkesin yeterliliğine göre dağılım yapılmıştır.
Siz siz olun ne kadar samimi de olsanız kimseye ne borç para verin ne de alın.Kimse hakkında dedikodu yapmayın ve olan ortamdan hızla uzaklaşın.İnsanlarla olan iş ilişkilerinde mutlaka problem yaşayacağınız için bunları kişiselleştirmeyin.Aksi halde istenmeyen kavgalar olacaktır.Vardiya teslimi için veya herhangi bir sebeple köprüüstü ve makine dairesine girdiğiniz zaman Allah selamet versin kelimesini kullanın.Bu şu demektir;İnançsız dahi olsanız,bunu hurafe olarak dahi görseniz,bir denizcilik kültürünü devam ettirdiğinizin bilincinde olduğunuzun ispatıdır.Ya da bir nevi kalıplaşmış denizcilik sözüdür.
Arkadaşlar,samimiyet,sıcak kanlılık,insancıl olmak iyidir.Ama samimiyet ve iş ahlakı arasındaki ilişki pamuk ipliğine bağlıdır.Buna çok dikkat etmelisiniz.Aksi halde tatsız olaylar yaşanması vuku bulabilir.
Çalışma alanınızda veya size verilen bir iş için elinizden geldiğince özen göstererek yapın.Eğer ki bilmediğiniz bir iş ise 10 kere sorun ama hata yapmayın.Bu hata bilmediğiniz veya az anladığınız bir iş için söylenmiştir.Bu piyasada bırakın tornayı falan kaynak yapmasını bilmeyen fiterler,jurnal yazmasından anlamayan çarkçılar,,kana rakamı okuyamayan birinci zabitler,sadece lamba değiştirebilen elektrikçilerle dolu unutmayın.Bunları buraya yazmamın sebebi yazımın başında da belirttiğim gibi insanlara yararlı olabilmek.Eğer birkaç kişiye dahi ulaşabilsem bu beni mutlu edecektir.Aslında bu konu çok çok daha uzun ve çetrefilli bir konu fakat giriş bölümü olarak ancak bunları yazabilirim.Eklemek veya sormak istediğiniz bir şeyler varsa ben buralardayım.Teşekkür ederim.