Yat sektörü çok ilginç ve içerisinde bir o kadar insanı barındıran,denizciliğin adeta kangrenli bir uzuvu haline dönüşmüş olan koludur.
Yat sektörü,hem güverte hem de makine zabitleri için gerçekten çok zor uyum sağlayabilecekleri bir alan olmakla beraber birçoğu ya başlamıyor ya da başlayıp hemen ardından bırakıyorlar.Maalesef durum bu haldedir.Aslında denizciliğin son döneminde patlama yapmış olan ehliyetli ama yetersiz eleman fazlalığı, insanların son dönemde bu sektöre fazlasıyla yönelmelerine neden olmuştur.Ama bu etkenlere ve etmenlere rağmen yat sektöründe patronlar genellikle kaptanları muhatap alırlar.Güverteciler bu konuda daha avantajlılar diyebiliriz.Ticari gemilerin ofislerine veya merkezlerine gittiğiniz zaman,hangi sınıf gemi adamı olursanız olun mutlaka bir ön görüşme olacaktır ve karşınızda sizi dikkate alan birileri olacaktır mutlaka.Ama yat sektöründe,çok çok iyi çarkçı olmanız,yat sektöründe ''en az'' 5-10 yıl hizmet vermeniz,yat raconunu bilmeniz(bunu daha sonra açıklamalı olarak yazacağım),etiketli konuşmayı iyi bilmeniz ve haddinden fazla insan tanımanız durumunda bu sektörde hatırı sayılır bir teknede iş bulabileceğiniz anlamına gelir.
Fakat bu durum güverte sınıfı gemi adamları için böyle değil.İster fırıncı olsun,ister okulunu okusun eline en az bir yat kaptanı ehliyetini alan herkes doğrudan mal sahiplerinin(tekne sahipleri)muhatabıdır.Eğer yazdıklarımdan şüphe duyuyorsanız test edebilirsiniz.Yanınıza makineci/güverteci arkadaşınızı alıp,X isimli bir yeri arayın.İkiniz de aynı tecrübelere sahip olun hatta makineci daha fazla tecrübeli de olabilir,arayın,konuşun.Makinecinin alacağı cevabı duyar gibiyim,''teşekkür ederiz,şu an ihtiyacımız yok.''Ama kaptan arkadaşa ayaküstü dahi olsa birkaç soru sorulur ve mülakat edilir.Durumun vehameti böyle arkadaşlar.
İşte tekne-yat sektöründe makinecilerin en büyük sıkıntıları bunlar ve bunlardan doğan sorunlardır.Armatörle başlayan ikinci sınıf eleman pozisyonu,kaptanın ve güdümündeki gemicilerin aba altından sopa göstermeleriyle devam eder.Eğer yat sektöründe makineciyseniz fabrika gibi üretim yapabilmeli,kaptan oldur dediğinde oldurabilmeli,herşeyin sanki Allah yapısıymış gibi bozulmamasını sağlamalı,herkesten çok çalışıp ama hiçbirşey yapmıyormuş gibi davranılmasına ses çıkarmamalı,geleceğin kaptanı olan gemicilere saygıda kusur etmemeli ve onlara bu konuda tam destek vermeli,hak talebinde bulunmamalı zira zaten çalışmıyor yatıyoruz,aradaki yetkililere(müdür,menajer)yağdanlık yapmalı veya bunu yapmaya zorlanmalı gibi sayabileceğim onlarca sıkıntı makineci arkadaşları bekliyor.Hangi yeterlilikte olursanız olun,hangi okuldan mezun olursanız olun.Kaldı ki genel olarak şöyle de bir kanı var,ehliyet ve tecrübe ne kadar yüksekse o kadar baskı altına alınmaya ve ezilmeye çalışılırsınız.
Dedikodular bütün makinecilerin kaderidir.Maalesef bu yatlarda daha da sert ve ileri boyutlarda seyretmektedir.Birçok kaptan özellikle ilk ve ikinci sezonlarda makinecilerin önlerini devamlı kesecektir ve kesmek isteyecektir.Zira patronla yakınlaşması demek gerçeklerin gün yüzüne çıkması demektir onlar için.
Biliyorum bu yazıyı okuyan birçok güverteci veya kaptan arkadaşlarım bana kızacaklar.Kızmak yerine şapkayı önünüze koyup özeleştiri yapmayı da deneyebilirsiniz.
Bu alanda ve gemilerde çalıştığım mükemmel insanlar da mevcut elbette.Yazım onlar için değil,onları tenzih ediyorum.
Selametle...Pruvanız neta olsun.