Denizciler ne ister?
Denizciler ne ister biliyor musunuz?Öyle görkemli hayatlarda gözü yoktur denizcinin.İster aşağısında ister yukarısında olsun geminin.Denizci hak ister,hak edilmeyi ister.Bazen ana kucağı gibi olan bazen de azraili olan denize aşık olandır denizci.Aslında öyle pek birşey istemezler.Belki uzak ülkelerin soğuk denizlerinde belki de ikinci sınıf bir meyhane de modası geçmiş ecnebi bir fahişeyle beraber hiç anlamadığı bir dili konuşmaya çalışıp bir an için duraksayıp,elindeki kadehi ağzına götürüp,beyninde canlandırdığı tüm küfürleri patlatarak hayata lanet edendir denizci.Zordur denizci milletine hayat,ister yıllarını ver akademik eğitim yap istersen köyünden çık git o gemiye.Adı üzerinde hepsinin,denizci.
Bakmayın güldüklerine,aslında hepsinin içinde geleceğe dair endişeler vardır.Birçoğu üç-beş yıl yapar bırakırım diye hesap eder ama o üç-beş yıl sadece başlangıçtır.Sonun başlangıcıdır.Bugünler yarınları kovalar,yarınlar öbür günleri.Gün gelir devran döner,denizci karada iş bulur ama bu defa da sudan çıkmış balığa döner.Yapamazlar karada denizciler.Ama öyle ama böyle bir yolunu bulup seyr ü sefer günlerine dönerler.Yapamazlar karada denizciler,herkesin herkese kazık atmaya çalıştığı dışı görkemli ama içini bok götüren caf caflı şirketlerde.Denizci en alttaki adamla bile kardeş olmayı öğrenmiştir gemide.Karada yapamaz denizci.Kavganın militan yapısını aşılamıştır ruhuna denizci ve bu yüzdendir hayata olan korkusuz bakışı.Ne korkutabilir ki bu hayatta onu?En azgın dalgalarla boğuşmuş,belki birkaç defa çömelip buraya kadar kısmına gelmiş,ölümlere yetişmemiş,doğumlara geç kalmış!Bir kavgadır tutturmuş gider.He ya!Bu kavga denizcinin ekmek kavgasıdır,bu kavga ki denizcinin alın teridir.
Denizci Dünya'nın arısıdır.O durursa üretim durur,tüketim durur,hayat durur...Bakmayın fizikle,matematikle yürüdüğüne bu gemilerin,en büyük pay kavganın payıdır.Ya yüzdürürsün ya ölürsün.Ya olur ya da ölür.
Hayat dört duvardır denizciye...Üstte gök,altta ise mavi deniz.Vira bismillah der çıkar yola...Hayat budur denizciye...Ekmeği tuzlu olur denizcinin parası ile pul kadar değersiz.Hep yalıda oturan zengin ağababanın evladı muamelesi yapılır denizciye.Para boldur onda...İşte bu algı yüzünden denizci zıpkın gibi delikanlıyken başladığı mesleğini,bırakın üç beş yılını,eli ayağı titremeye başladığı zaman bırakabilir.
Gurbeti en iyi onlar bilir,hasreti en iyi onlar bilir.Hani,evine geldiğinde sevinçten mi yoksa hüzünden mi bilinmez ama hüngür hüngür ağlamak ister denizci.Zordur hayat ona.
Bıkmışlardır insanların abuk subuk önyargılarından.Her limanda sevgili edinmişlerdir ama gel gör ki bu kelimeyle öyle zıtlaşmışlardır ki denize eve,evine,yuvasına,son limanına hasret kalmıştır...
Denizcilik zor iştir,yapana...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder